Bahar, gitmek için bir adım geriledi, eli kapı kolundaydı. Bir nefes kadar yakın ama dokunması imkansız olduğunda, tam giderayak, bir kadının birdenbire güzelleşivermesi... Başkomiser bunun da bir nevi cinayet olduğunu anladı. Bahar gittikten sonra şöyle bir çevresine göz attı. Aylar sonra ilk defa evi bok götürdüğünün ayrımına vardı.
..."
Emrah Serbes [Son Hafriyat - Behzat Ç. Bir Ankara Polisiyesi sy.109]
Behzat Amirimi sevenler; Amirimi, Amir olduğu için değil, Amir olmasına rağmen sevenler ve onun sadece dizideki kaba ve bizden hallerine tanıklık edenler, sözüm size... İçinizden biri olarak, televizyon dizisini izledikten sonra fazlasıyla meraklandım ve gidip İletişim Yayınları tarafından basılan Behzat Ç kitaplarını aldım. İki kitapla toplamda dört gün geçirdim. Kitaplar bitti.
Hayır dostum çok zeki değilim ya da hızlı okuma teknikleri hakkında bir halt bilmem. Bunu kendimi övmek ya da bakın ne kadar boşum -iki kitap yani yuh artık- tepkileri beklediğimden söylemiyorum. Ben diyorum ki, bu Emrah Serbes'in kaleminde vazelin türevi bir şeyler olmalı... Yoksa mümkün değil bir öykü böylesine aksın, okutsun kendini.
Buyurun siz de deneyin derim. Başından kalkamayınca, hemen bilgisayar karşısına geçip rastgele bir bölüm açmak isteğiyle yanıp tutuşacaksınız, eminim.
Bir de içimden geldi, hazır bu sezon sonunda kendilerine veda edeceğiz, geçmişe gitmeden olmaz. Hem de Behzat Ç'nin sesinden...
Behzat Ç serisinin ilk kitabı için bkz. Her Temas İz Bırakır
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder